Alkin Hoca’dan şirketlere reçete

Alkin Hoca'dan şirketlere reçete

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genel Sekreterliği görevine getirildiği haberinin iş çevrelerine yansıdığı gün Adana iş dünyası temsilcileriyle buluşan Prof. Dr. Kerem Alkin, daha zor bir yıl geçirmemek için şirketlere ‘dışa dönün’ önerisinde bulundu.

05 Aralık 2018 - 11:40 - Güncelleme: 05 Aralık 2018 - 11:53

Mehmet ULUĞTÜRKAN/ REFLEKS

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Adana Şubesi tarafından düzenlenen ‘2019’a 5 Kala Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Fırsatlar ve Tehditler’ başlıklı toplantıda konuşan Prof. Dr. Kerem Alkin, yeni yılın iş dünyası için zor bir dönem olacağını ancak, dışa odaklanan şirketler için de farklı fırsatlar sunacağını söyledi. Yeni Ekonomi Programı’nda 2019 yılı büyüme hedefinin 2.3 olduğuna vurgu yapan Alkin, “Bunun 1.8’i net ihracattan bekleniyor. İç piyasanın büyümeye katkısı 0.5 olarak öngörülüyor. O zaman her sektörün gözünü daha fazla dışarıya çevirmesi gerekiyor. İç piyasada hizmet sektörü de dışarı açılmak zorunda. Avrupa ve ABD, Asya’nın, Afrika’nın çocuklarına yan gözle bakarken, ülkelerinde almakta tereddüt ederken, Türkiye bu çocukların eğitimini üstlenebilir. Eğitim büyük bir pazar olarak karşımızda duruyor. Yaklaşık 400 bin nüfuslu KKTC’de dışarıdan gelen öğrenci sayısı 100 bini aştı. Bu gelirden Türkiye de yararlanabilir. Sağlık turizminde hala alabileceğimiz yol var. Malezya’dan, Endonozya’dan hac organizelerine Türkiye destinasyonu eklenebilir. Onlara İstanbul’u, Konya’yı ve Urfa’yı gezdirdikten sonra Kudüs programı yaptırtacak sonra Mekke ve Medine’ye taşıyacak turizm şirketlerimiz olmalı” dedi.



KESTİRİLEMEYEN ŞEYLER VAR

‘Dünya risk radarı’ tablosunda ABD, Avrupa Birliği, İngiltere ve Japonya’yla birlikte artık Türkiye’nin de siyasi ve ekonomik kararlarda etkin bir aktör olduğunu anlatan Prof. Dr. Kerem Alkin, önümüzdeki iki yılda dünyada çok önemli gelişmelerin yaşanacağını söyledi. Yükseliş trendinde olan Avrupa’da milliyetçiliğinin nasıl bir Avrupa Parlamentosu oluşturacağının, ABD Başkanı Tramp’ın ticaret savaşlarında nasıl kararlar alacağının kestirilemediğini belirten Alkin, “2019’da ABD Merkez Bankası FED, kaç kez faiz artırımında bulunacak? Avrupa Merkez Bankası sıkılaştırıcı para politikalarına devam edecek mi? ABD-Türkiye ilişkilerinde normalizasyon sürecek mi? Suriye ve Irak satrancında yeni hamleler ne? Kaşıkçı cinayetinin küresel yankıları ne olacak? İran ve Rusya’ya uygulanan ambargolar ne getirecek? Bütün bu soruların gündem olacağı bir yıla giriyoruz. Temkinli olacağız ama üretim ve ihracat ekonomisinden vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.




ÇİN’LE YARIŞABİLİRİZ

Türkiye’nin ihracatının yüzde 60’nın Avrupa’ya gerçekleştirildiğini ancak Avrupa’nın ithalatında Türkiye’nin yerinin hala yüzde 1’lerde olduğunu belirten Prof. Dr. Alkin, “Sarı yelekliler sokaklarda. Bunlar sadece Avrupa’nın işsizleri değil. Aralarında esnaflar, KOBİ temsilcileri var. Birçok Avrupalı yaşam standartlarının düştüğünü, geçim sıkıntısının daha da artacağını düşünüyor. Avrupalı bakıyor. Marka mağazaları ülkelerine göçmen ya da turist olarak gelenler doldurduğunu görüyor. Ciddi bir rahatsızlık var. Avrupalı finans kuruluşları kendi KOBİ’lerine kredi musluklarını hayli kıstı. Tüketicisinin talebi daralıyor. Çin’e milyon bazında verilen siparişler binler bazına düştü. Çinli üretici binler bazına düşen siparişten mutlu olmayacak. Bu çerçevede Türk KOBİ’leri hızlı balık rolünü üstlenebilir ve pazar payını artırabilir. Bu da fırsat olarak değerlendirilebilir” dedi. Türk bankalarının şu anda topladıkları mevduatın üzerinde kredi kullandırdığını artık eskisi gibi libor üzerinde birkaç puan faizle sendikasyon kredisi bulamadığını anlatan Alkin, şirket yöneticilerine finans kuruluşlarıyla ilişkilerini iyi yönetmeleri tavsiyesinde bulundu. Hem reel sektörün hem bankacıların süreci birbirlerini anlayarak geçirmeleri önerisinde bulunan Alkin, “Kredi imkanlarının daha daralacağı yeni yılda bankacılarınıza süreçten birlikte çıkabileceğiniz mesajını verin” dedi.


FAİZ TARTIŞMASI GEREKSİZ

Bir işadamının “Ekonomide yaşanan sıkıntının müsebbibi ekonomi yönetimi mi, iş dünyasının mı yoksa finans sektörümü?” sorusunu yanıtlayan Prof. Dr. Kerem Alkin, “Sonucu tek bir kesime mal etmek doğru değil. Türkiye ekonomisinde 2016 yılı sonundan itibaren maliyet enflasyonu baskısına girilmiş olmasına rağmen sanki talep enflasyonuyla mücadele ediyormuş gibi tartışma Merkez Bankası’nın faiz artırıp azaltması üzerinden yürüdü. Bu da bize vakit kaybettirdi. MÜSİAD tarafından yapılan yeni bir araştırmada hammadde ve malzeme maliyetinin ağırlığının yüzde 72'ye geldiğini, buna karşılık enerji ve suyun maliyetinin yüzde 8'e, işgücü maliyetlerinin ise yüzde 19'a çıktığını gördük. Tarım dışı sektörlerin tümünde hammadde maliyeti 41.5, işgücü maliyetleri 23.6, enerji maliyetleri yüzde 5.6, finansman maliyetleri yüzde 3.6 olarak şekillenmiş. Diyelim ki, Türk imalat sanayi yüzde 72 ithal hammadde ile çalışıyor. Bu durumda, imalat sanayinde ithal hammaddenin toplam maliyetlerdeki payı yüzde 51.84 ile 42.4 arası değişiyor. Demek ki imalat sanayinde ortalama olarak maliyetleri yüzde 47.1 oranında etkileyen ithal hammaddede son bir yılda döviz kurları yüzde 80 artmışsa, sadece kur sıçramasının imalat sanayine maliyet artışı yüzde 37.7 olmuş. Biraz bu pencereden bakarak karar vermemiz gerekmiyor mu?” diye konuştu.


ÜRETMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ YOK

Adana Sanayi Odası Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantının açılışında konuşan MÜSİAD Adana Şube Başkanı Burhan Kavak da dünyanın yeniden şekillendiğine dikkat çekerek, “Dünyanın en büyük ekonomileri ticari kuralları değiştiriyor. Kota koyuyor, gümrük vergilerini yükseltiyor. Yani ticari savaşların hamleleri her geçen gün değişiyor. Küresel dünyada en küçük işletmeler bile bu yaşananlardan etkileniyor. Türkiye ekonomisinde de bazı sıkıntılar yaşanıyor. Üretim ve ticaret zorlaşıyor. Tüm yaşananlara rağmen MÜSİAD Ailesi olarak bizler ülkemiz ve geleceğimiz için üretmeye devam ediyoruz. Moralimizi yüksek tutarak, motivasyonumuzu güçlendirerek yola devam ediyoruz. Çünkü, üretmediğimiz zaman refahı yakalayamayacağımızı, tam bağımsızlığı sağlayamayacağımızı biliyoruz” diye konuştu.


Adana Ticaret Odası (ATO) Meclis Başkanı İsmail Acı, Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, AYAMDER Başkanı Nadir Vurankaya, ASKON Adana Şube Başkanı Recep Çalışkan, Girişimcilik Ekosistemi Derneği Başkanı Esra Özden, iş dünyası STK yöneticileri ve çok sayıda iş insanının ilgi gösterdiği toplantının sonunda MÜSİAD Adana Şube Başkanı Burhan Kavak, TİM Genel Sekreterliği görevine getirilen Prof. Dr. Kerem Alkin’e yeni görevinin hayırlı olmasını dileyerek bir çini plaket armağan etti.   


Bu haber 3749 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Atatürk resmen Adanalıdır
Atatürk resmen Adanalıdır
"Atatürk en çok Adana'yı sevdi"