KİŞİ
KENDİ BENLİĞİNE BAKMAYI BİLMELİ
Güzellikte bütünlüğü sağlamak için çaba gerektiğini
belirten Ebru Şişman, “Bir bebekle ilgilenir gibi insanın kendisiyle
ilgilenmesi gerek. Kadın ya da erkek günümüzde sevgiyi karşıdan bekliyor.
Bulamadığında da karşı tarafı ya da toplumu suçluyor. Bu düşünce tarzında
olursanız, beklediğiniz gerçekleşmediğinde suçlarsınız ve sonra tartışma
başlar. O da kavgaya ve çatışmaya dönüşür. Yaşadığı olumsuzluklarla ilgili
sürekli başkalarını suçlayan insan negatif düşünür ve sağlığıyla ilgili
sorunlar yaşar, maddi, manevi problemlerle karşılaşır. Kişi yaşadığı
olumsuzlukların nedenini kendi içinde aramalı, mutluluğunu, mutsuzluğunu,
olumlu-olumsuz yaşadıklarını kendi benliğinde değerlendirmelidir” diye konuştu.
Refleks
OLUMSUZ
DUYGULAR İNSANI KUŞATMAMALI
Tüm bunlara ek olarak geçmişten gelen,
atalardan yadigar, genlere işlemiş bazı duygu ve düşüncelerin de özel
yaşantıyı, kişisel ilişkileri, maddi durumu etkilediğini ifade eden Ebru
Şişman, şöyle devam etti: “Öfke, korku, endişe gibi duygular elbette insana
dairdir ancak bunların insanı kuşatmaması gerekir. Bu noktada farkında olma ve
kişisel gelişim önem taşıyor. İnsan olumsuzlukların kaynağının farkına varıp kendisinin
şifacısı olmalı. Olumsuzluk ve suçlama frekansından, sevgi frekansına
geçildiğinde huzurlu ve sakin biri olma yönünde büyük adım atılmış olur. Öfkeli
insanın sevgiye, korkan insanın cesarete ihtiyacı var.”
AFFEDEBİLMEK
ÇOK ÖNEMLİ
Affedebilmenin önemine de değinen Ebru Şişman, “Anneyi, babayı, eski sevgiliyi,
öfkeli olduğu her şeyi ve herkesi affedebilmeli insan. İlahi mekanizma şükran,
sevgi, özür dileme ve affetmeden oluşur. Her şeyden önemlisi kişi kendini
affedemiyor. Öyle olunca da blokajlar meydana geliyor. Dedikodu, öfke, önyargı,
yargılama, suçlama kişilerde blokaj yaratır. Kişi bu olumsuzlukları bırakıp
kendisini sevdiğinde, kendisiyle barıştığında huzur bulur ve başkalarını
eleştirmeye, dedikodu yapmaya, suçlamaya gerek duymaz. Bunu başarmak için kişi
kendine yönlenmeli, olumlama yapmalı ve sağlıklı beslenip, fiziksel aktivite
gerçekleştirmeli. Böylece negatif enerji azalacaktır. Tüm bunların
başarılabilmesi için de şifa terapisine ihtiyaç var. Ruhsal açıdan dinginlik
sağlanmadan, fiziksel güzelliğin de sürdürülebilir olması mümkün değil. Çünkü
bir noktada sağlık bozulacağı için bedende sorun yaşanacak” dedi.
YORUMLAR