Geçen cumartesi ilginç bir deneyim yaşadım. Şehir dışından gelen bir misafirim meşhur suböreğimizle kahvaltı yapmak isteyince, bir gün öncesinden araştırmaya başladım.
Adana’nın suböreği ne kadar meşhur?
Suböreğini kim, hangi şirket yapıyor?
Adana’da suböreği nerede yenir?
Bu sorulara hızlı yanıt bulmak için Adana’nın her lezzetini isim isim, sokak sokak, tat tat bilen Ender Şire’yi aradım.
Ender’in önerisi ‘Levent Börekçilik’ oldu. “Yer biraz salaş ama” dedi.
Sorun olmayacağını söyledim fakat adresi verince huysuzlandım. Karşıyaka’da sanayi sitesinin içerisindeki yeri merak ettim doğrusu.
Sabah saat sekiz buçuk civarında iki misafirimle adresi buldum. Seyyar bir tabla etrafında onlarca kişi… Tabure üzerinde oturup bir kâğıdın üzerinde servis edilen börekleri alanlar mutlu… Ancak tükenen böreğe geç kaldığı için homurdananlar da var.
Misafirimle gelmişim, börek yemeden mi gideceğim yani diye düşünürken Ender Şire’yi aradım. “Levent Börekçilik’te bize börek vermiyorlar” dedim. “Kapatın telefonu, ben Levent Usta’yla görüşeyim” dedi.
Sonuçta el altından iki kişilik börek alıp üç kişi yemek zorunda kaldık. Börek muhteşemdi. Peynirinin tuzu, hafifliği, böreğin çıtır çıtırlığı anlatılacak gibi değil. Motor parçalarının, demir tozlarının, gürültünün içerisinde çok güzel bir börek yedik. Hani derler ya, tadı resmen damağımızda kaldı.
Levent Tamtürk adlı ustayla tanıştım. 20 yıldır tezgâhının başında. Babasından öğrendiği börekçiliği geliştirmiş. Günlük ne kadarlık börek sattığını söylemedi. Ama satışın saat gece 03.30’da başlayıp sabah 08.00’da bittiğini, tepsiyle satın alanlar yüzünden sıra tartışmalarının yaşandığını öğrendiğimde bir tahminde bulundum açıkçası.
Levent Usta, akıllı bir girişimci… Aynı zamanda çalışkan… Ve sürekli yenilik peşinde… Benim ‘girişimci’ tarifime tam uyuyor. İşine 16 yaşında babasının yanında başlamış. 1989’dan beri tezgâhının başında… Babasının sadece beyaz peynirle yaptığı böreği kendi ürettiği beyaz ve kaşar karışımı peynirle geliştirmiş. Yufkanın açılmasından pişirimine kadar teknikler kendine ait.
Levent Usta’ya işini neden daha da büyütmediğini sordum. Bu yönde girişimlerinin bulunduğunu, ancak kalitenin kontrol sağlandığı takdirde geldiğini, büyürken kontrolü elden bırakmadan bir sistem geliştirmeye çalıştığını anlattı ve müjdeyi verdi. Levent Börekçilik’in ilk şehir dışı şubesi İstanbul’da bu ay açılıyormuş. Aynı lezzet İstanbul’a da taşınacak. Eminim, orada da satış rekorları kırılacak.
‘Levent Börekçilik’ girişiminden çıkarılması gereken girişimcilik öyküsünün özeti şu:
1) Ürünün en iyisini yapın. Size özgü, yani farklı bir yanı mutlaka olsun.
2) En iyisini de yapsanız geliştirmeye devam edin.
3) Büyüme süreciniz sağlam adımlarla olsun. Kontrol edebileceğiniz kadar büyüyün.
4) ‘Yok satmak’ da bir pazarlama tekniğidir. Ürününüze güveniyorsanız, bunu da ihmal etmeyin.
Yazdıklarım bir tarafa… Bu lezzetle tanışmak istiyorsanız, bir gün uykunuzdan feragat edip Yüreğir’deki tornacı ve tamircilerin içerisindeki seyyar tablaya uğrayın. |
YORUMLAR