Hesapsızsa kasap, elinde kalır masat…

Maliyet hesabı yapmanın püf noktaları neler? Sadece ihracat için üretilen kapının maliyet hesabına markanın yurtiçinde yaptığı reklam harcamaları dahil edilir mi?

 

 

Rahmetli babam bu deyişi çok sever, her işte hesabın önemine vurgu yaparken kullanırdı.

Masat biliyorsunuz bıçakları bileme amacıyla yapılmış özel çubuk biçimindeki araç.

Bu yazımı maliyet hesaplamalarına ayırdım.

Küçük bir gözden geçirme yapacağız.

Çayınız kahveniz hazırsa başlıyoruz…

Üretim maliyetleri hesabında ilk darboğaz işçilik kayıplarıdır. İşletmelerde işçilik sadece maaş üzerinden hesaplanır ama fire, bekleme, duruş ve verimsizlikler çoğu zaman dikkate alınmaz. Örneğin bir üretiminde çalışanın 8 saatlik vardiyasının 2 saati makine arızası yüzünden boşa gidiyorsa, bu kayıp maaşa dahil olduğu halde ürün maliyetinde görünmez. İşçilik maliyetleri ortalama ve yer yer üretime göre reçetelenerek maliyetlere yedirilmelidir.

Ana üretim ve yardımcı (ortak hizmet birimleri) ayrıştırılması adilce yapılmalıdır.

İşletmede on ürüne hizmet eden bakım grubu maliyetinin bir ürüne yedirilmesi sizce doğru olur mu?

İkinci darboğaz amortismanın hesaba katılmasıdır. Çoğu firma amortismanı nakit çıkışı olmadığı için maliyete koymaz. Oysa üretimde kullanılan bir pres makinesi 5 yıl sonunda hurdaya ayrıldığında, amortismanı hesaba katmamışsanız o makinede üretilen ürünlerin maliyeti olduğundan daha düşük görünür. Bu da işletmeyi yanıltır. Amortisman için sektöre göre 5 ila 10 yıl arası bir tercih yapabilirsiniz.

Üçüncü darboğaz idari masrafların bölünmesidir. Yönetim giderleri, ofis giderleri, pazarlama ve finans maliyetleri genelde genel toplamın yüzdesi olarak dağıtılır. Ancak faaliyet tabanlı maliyet hesabı yapılarak hangi giderin hangi ürün grubuna ait olduğu daha adil biçimde hesaplanabilir. Örneğin sadece ihracata satılan kapıların maliyetine, ihracat müdürünün maaşı yansıtılmalıdır. İç pazara giden ürünlere aynı gideri yüklemek yanlış sonuç verir.

Dördüncü darboğaz diğer dolaylı maliyetlerdir. Enerji giderlerinin hatlara göre dağıtılmaması, finansman maliyetlerinin nerede gösterileceğinin net olmaması, hurda ve firelerin kayıtlara eksik girmesi yanlış fiyatlamaya yol açar. Örneğin fabrikadaki toplam elektrik faturası tek kalem yazıldığında, makine başına tüketim görülemez. Oysa plastik enjeksiyon hattı çok enerji harcarken montaj hattı az tüketebilir. Bu ayrım yapılmazsa bazı ürünler gereksiz yere pahalı, bazıları da olması gerekenden ucuz görünür.

Bu darboğazların ortak sonucu, ürün maliyetinin yanlış hesaplanmasıdır. Maliyet yanlış olursa fiyatlama da yanlış olur. Yanlış fiyatlama ya müşteriyi kaybettirir ya da işletmeyi zarara sokar. Örneğin maliyet hatasıyla 100 liraya satılması gereken bir ürünü 80 liraya fiyatlarsanız farkı kendi cebinizden karşılamış olursunuz.

Özetle üretim maliyet disiplini bir reçete disiplini olmalıdır.

İşletmedeki tüm giderler belirlenen metotlarla üretim gideri olarak kalem kalem eklenmelidir.

Şüphesiz sektörün durumuna göre bazı kalemler ürünler içinde oynanabilir.

Şu soruyla bitirmek istiyorum: Elinizdeki bu reçeteyi oluşturacak bir veri yığını var mı?

Yoksa ilk iş bu veri tabanınızı oluşturun.

Elimizde sadece masat ortada kalmayalım…