Başar ŞEKER / Refleks -
Covid-19 salgını nedeniyle ara verilip yeniden düzenlenmeye başlanan ve kapılarını 14’üncü kez kitapseverlere açan TÜYAP Çukurova Kitap Fuarı, ünlü pek çok yazarı okurlarıyla bir kez daha buluşturdu. 19-27 Şubat 2022 tarihleri arasında TÜYAP Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlik kapsamında Çukurovalı okurlarla söyleşide bir araya gelen şair Ataol Behramoğlu, kendisine gösterilen ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Sanıldığının aksine, Avrupa’da ünlü bir şair ya da yazarın söyleşisinin böylesine ilgi görmediğini, özellikle Çukurovalıların kültür-sanata ve kitaba her zamankinden çok daha fazla önem verdiğini söyledi. Behramoğlu, “Adana’da böyle etkinliklere ilgi her zaman yüksekti, bugün de öyle, yıllar geçtikçe yine öyle olacak” dedi.
UMUDUN TÜKENDİĞİ ANDA ŞİİR
TÜYAP Çukurova Kitap
Fuarı’nda Cumhuriyet Kitapları’nın düzenlediği ‘Şiir Hayatın Neresinde’ adlı
söyleşinin konuşmacısı olan Ataol Behramoğlu, şiirin imgelem ve özlü söz
söyleme sanatı olduğunu, içinde metaforlar barındırdığını belirterek, “Normalde
günlük konuşma dilinde kullanmayacağımız ifadeler, sözler; şairin dilinde şiir
oluverir. Ve bu dizeler çağlar boyu insanları peşinden sürükler” dedi. Lise
yıllarından bu yana şiirler yazan, dünya şairlerinden çevirileri de bulunan ve
bugün 80 yaşında olan Ataol Behramoğlu, şiirin hayatın koşuşturması ve girdabından
bir kaçış yolu olduğunu ifade etti. Behramoğlu, “Şiir, umudun tükendiği anda
imdadımıza yetişiyor” diye konuştu.
Çukurova Kitap Fuarı’na her yıl katıldığını, Çukurovalının bu fuara sahip çıktığını ve Çukurova Kitap Fuarı’nın bu yönüyle diğer fuarlardan ayrıldığını sözlerine ekleyen Ataol Behramoğlu, söyleşisi esnasında şiirlerinden dizeler de okudu.
‘TÜRKİYE, ÜZGÜN YURDUM, GÜZEL YURDUM’
Ataol Behramoğlu, söyleşisini,
Mayıs 1980’de yazdığı şu şiirini okuyarak bitirdi: “Türkiye, üzgün yurdum, güzel
yurdum/ Boynu bükük ay çiçeği/ Şiirin ve aşkın geleceği. // Türkiye, üzgün
yurdum, güzel yurdum/ Dağ rüzgârı, portakal balı/ Alçakgönüllü, hünerli,
sevdalı. // Türkiye, üzgün yurdum, güzel yurdum/ Yazgısı kara yazılmış gelin/ Kurumuş
sütü memelerinin. // Türkiye, üzgün yurdum, güzel yurdum/ Harlı bir ateş gibi
derinde yanan/ Haramilerin elinde bunalan. // Türkiye, üzgün yurdum, güzel
yurdum/ Güngörmüş, bilge toprağım/ Yunus, Pir Sultan ve Nâzım. // Türkiye,
üzgün yurdum, güzel yurdum/ Bozlak, ağıt, halay ve zeybek/ Dumanı üstünde
ekmek. // Türkiye, üzgün yurdum, güzel yurdum/ Yüzü kırış kırış anam/ Ağlayan
narım, gülen ayvam. // Türkiye, üzgün yurdum, güzel yurdum/ Asmaların üstünde
gün ışığı/ En güzel geleceğin yakışığı. // Türkiye, üzgün yurdum, güzel yurdum/
Zinciri altında kımıldayan/ Bitecek sanıldığı yerde başlayan.”
YORUMLAR