Bir seyyahın heybesinden dökülenler

Bir seyyahın heybesinden dökülenler

Adana Büyükşehir Belediyesi, kaleme aldığı gezi yazılarıyla son yıllarda adından sıkça söz ettiren seyyah ve yazar Demet Kurt’u Çukurovalı sanatseverlerle bir araya getirdi. Adana Büyükşehir Belediyesi 75. Yıl Sanat Galerisi’nde söyleşide konuşan Demet Kurt, Şahmeran’dan Lokman Hekim’e heybesinde biriktirdiklerini katılımcılarla paylaştı.

11 Nisan 2022 - 16:35 - Güncelleme: 12 Nisan 2022 - 11:32

Başar Şeker / Refleks -

Kaleme aldığı gezi yazılarıyla son yıllarda adından sıkça söz ettiren seyyah ve yazar Demet Kurt, Adana Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı Kültür Varlıkları ve Turizm Şube Müdürlüğünün davetlisi olarak Çukurovalı sanatseverlerle buluştu.

Adana Büyükşehir Belediyesi 75. Yıl Sanat Galerisi’nde söyleşide konuşan Demet Kurt; Tepebağ’dan Taşköprü’ye,Yılankale’den Misis’e, Anavarza Antik Kenti’nden Akyatan Lagünü’ne, Varda Köprüsü’nden Kapıkaya Kanyonu’na, Belemedik’ten Küp Şelalesi’ne kadar heybesinde biriktirdiği birçok bilgiyi katılımcılarla paylaştı.

ŞAHMERAN’IN HİKÂYESİ

Eğitimci ve yazar Halit Gökmen’in moderatörlüğünde gerçekleşen ve yoğun katılımın olduğu söyleşideYılankale ve Şahmeran’ın hikâyesini anlatan Demet Kurt, Orta Çağ’da Çukurova’nın Haçlı işgali döneminde Bizanslılar tarafından yapılan Yılankale’nin konumlandığı sarp kayalıkların tamamını kaplayarak Ceyhan Ovası’nın dört bir tarafını gördüğünü söyledi. Demet Kurt, “Yılankale’nin çevresi 700 metre. Kalenin güneyinde yer alan nizamiye kapısından itibaren taş basamaklı merdivenlerle teraslara çıkılıyor. Kilise ve sarnıcı bulunan kalenin garnizonu en üst bölümde yer alıyor” dedi. Söylencelerle bezenmiş yörede Şahmeran efsanesinin geçtiği yer olarak kabul edilmesinden dolayı ünlü Türk gezgini Evliya Çelebi’nin 17’nci yüzyılda buraya Şahmeran Kalesi adını verdiğini kaydeden Demet Kurt, şunları söyledi: “Anlatılan efsanede amansız bir hastalığa yakalanan kralın derdinin dermanı yalnızca Şahmeran’ın etinin kaynatılarak yenmesidir. Şahmeran’ın âşık olduğu genci tuzağa düşürerek kralın isteğini yerine getirmek için harekete geçen vezirin amacı ise bambaşkadır. O, Şahmeran’ın etini yiyip dünyanın bütün sırlarına hâkim olmak istemektedir. Fakat ne kral ne de vezir amacına ulaşabilir. Şahmeran’ın şifalı kısmı olan başı yerine zehirli kısmı olan kuyruğunu yiyen vezir ölür. Şahmeran’ın başını ısıran Cahmasb ise dünyanın tüm sırlarına hâkim ‘Lokman Hekim’ olarak bir başka efsane kahramanına dönüşür.

ÖLÜMSÜZLÜK ŞEHRİ MİSİS

Söyleşisinde Misis Köprüsü ve Lokman Hekim hakkında da bilgi veren Demet Kurt, şöyle devam etti: “Köprü hakkında anlatılan hikâyelerden en kayda değer olanı, Lokman Hekim’in ölümsüzlük ilacını bulduğu ve bu ilacı yazdığı kâğıdın Misis Köprüsü’nde elinden uçtuğudur. Lokman Hekim, inanışa göre bütün hekimlerin piri, üstadıdır. Her çiçeğin, her otun özelliklerini tanıyan Lokman Hekim, ilaç güzelliğine hayran olarak Misis’e yerleşmiş. Çevredeki bütün hastaları iyileştirmiş. Hastalığın ne olduğunu unutan Çukurovalılar, ölümsüz hayatın peşine düşmüşler. Kendileri için ölümsüzlük ilacını yapmasını istemişler. Lokman Hekim, Çukurova’yı dolaşmış, bütün bitkileri incelemiş. Bir gece dolaşmaktan yorgun düşmüş ve ulu bir çınarın altında uyuyakalmış. Bir ses duymuş: ‘Ey Lokman, artık araman bitsin, ben ölümsüz hayatın devasıyım. Bundan böyle insanlara ve hayvanlara ölüm yok.’ Lokman Hekim, sesin geldiği bitkiye doğru yürüyüp onu koparmış. Bu arada tanrı, Cebrail’e, ‘Yetiş, Cebrail, Lokman ölümsüzlüğe çare bulursa bu insanların hâli ne olur?’ demiş. Bunun üzerine Cebrail, pir-i fani kılığında Misis’e gelmiş. Misis Köprüsü’nün üstünde Lokman Hekim’le karşılaşmış, Lokman’ın elindeki kitaba bakmak istemiş. Kitabı alıp coşkuyla akan Ceyhan Nehri’ne atmış. Kitabın ardından Lokman da suya atlamış ama bulamamış. Yaz gelip sular çekilince ırmak boyunda aramaya devam etmiş. Sonunda kitabın sadece bir yaprağını, arpa tarlasında bulmuş. Bugünkü tıp biliminin, o günkü yapraktan geliştiğine inanılır.


Bu haber 8564 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 1 Yorum
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Atatürk resmen Adanalıdır
Atatürk resmen Adanalıdır
"Atatürk en çok Adana'yı sevdi"