Kaba yem açığı yüzde 60’larda

Kaba yem açığı yüzde 60’larda

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Hayvansal Ürünler ve Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi Başkanı Ayten Yeniçıkan, Türkiye’de hayvancılık sektörünün önde gelen sorunlarından birinin kaba yem açığı olduğunu söyleyerek, "Mersin’de kaliteli kaba yem açığı maalesef yüzde 60’lar seviyesinde olduğunu belirtti.

06 Şubat 2019 - 16:38

REFLEKS 

MTSO 4 No’lu Hayvansal Ürünler ve Destek Faaliyetleri Meslek Komitesi Başkanı Ayten Yeniçıkan, sektörde özellikle son dönemlerde artan sıkıntılara dikkat çekerek, çözüm önerilerini ve taleplerini dile getirdi. Yaşanan sorunların temelinde ürün planlamasındaki eksiklerin yer aldığını dile getiren Yeniçıkan, "Mersin bir tarım kentidir. Tarımın gelişmesi hayvancılığı da desteklemektedir. Bu nedenle gıdanın geleceği, Mersin nüfusunun beslenmesi, kentsel bir politika olarak değerlendirilmelidir” diye konuştu.


Hayvansal üretimde vazgeçilmeyen en önemli yem grubunun kaba yem olduğunu vurgulayan Yeniçıkan, kaliteli kaba yemlerin çayır, mera alanları ve yem bitkileri tarımından sağlandığını kaydetti. Türkiye’de olduğu gibi Mersin’de de nüfusun önemli bir bölümünün geçimini bitkisel ve hayvansal üretimden sağladığına işaret eden Yeniçıkan, “Mersin’de kaliteli kaba yem açığı maalesef yüzde 60’lar seviyesinde. Bu amaçla yem bitkilerinin üretim deseni içerisinde yer almasını sağlayarak mono kültür ekim sistemi yerine polikültür yetiştiriciliği ön plana çıkarmak yerinde olacaktır. Böylece hem tarım alanlarında yem bitkilerine ayrılan pay artırılmış olacak hem de çayır ve mera alanları üzerindeki otlama baskısını azaltmak suretiyle uygun ıslah ve amenajman tekniklerinin uygulanmasına olanak sağlanacaktır” ifadelerini kullandı. 

Yem bitkisi tohumu için verilen teşvikler devam etmeli, yem bitkileri üretimi artırılmalı 

Bunun yanında yem bitkileri üretim alanlarının ve verimliliklerinin artırılması için yapılan desteklemeler çeşitlendirilerek devam etmesi gerektiğinin altını çizen Yeniçıkan, yem bitkilerinde tohumluk sorununun da çözülmesini istedi. Çiftçilerin de hayvan besleme, yem bitkilerinin önemi ve yetiştiriciliği hakkında bilgilendirilmeleri gerektiğini kaydeden Yeniçıkan, ülke genelinde kaba yem açığının kapatılması için ise şu öneri ve taleplerde bulundu: 

"Bunun için çayır ve meraların zamansız, aşırı ve düzensiz otlatılmasının engellenmesi ile çalışmaya başlanabilir. Ardından meraların tespit, tahdit ve tahsis çalışmaları tamamlanarak münavebeli otlatmaya geçilmesi gerekir. Ekim nöbeti içinde yem bitkilerine yer verilmeli, anız atıkları hayvan yemi olarak değerlendirilmeli, sertifikalı yem bitkisi tohumu için verilen teşviklere devam edilmelidir. Yem bitkileri üretiminin artırılması için hububat ve endüstri bitkileri ile rekabet güçleri artırılmalı, silaj yapımı konusundaki teşvikler artırılmalı ve balya silajı yapımı için yeni kaba yem muhafaza yöntemleri yaygınlaştırılmalıdır.” 

Büyükbaş hayvanlarda kesim noktasında yaşanan sıkıntılara da değinen Yeniçıkan, "Bugün Et ve Süt Kurumu kombinaları ağzına kadar etle dolu. Besiciye çok uzun tarihli kesim randevusu veriliyor. Besici, hayvanlarını kestirmekte zorlanıyor. Böyle olunca kaçak yollarla dişi hayvan kesimi artıyor. Buna bir çözüm üretilmeli” şeklinde konuştu. 

Beyaz ette de ciddi sıkıntılar yaşanıyor

Beyaz ette sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Yeniçıkan, yem konusundaki sorunun bu alanda da kendisini gösterdiğini söyledi. Enerjiden işçilik maliyetlerine kadar tüm girdi maliyetleri ciddi ölçüde artmasına rağmen fiyatların satışlara yansıtılamamasının sıkıntısını yaşadıklarını da kaydeden Yeniçıkan, bu durumun şirketler üzerinde ciddi bir yük oluşturduğunu vurguladı. 

Mersin’de özellikle tavukçuluk sektörü geçmiş yıllarda çok gelişmiş olmasına rağmen son dönemlerde önemli sıkıntılar yaşandığını belirten Yeniçıkan, şunları söyledi: 

"Mersin genelinde daha önce 7 adet kesimhane varken tavukçuluk sektörünün desteklenmemesinden dolayı bazı firmalar gelişen kesim şartlarına ayak uyduramadı ve kapandı. Dolayısıyla Mersin’deki tüm üretim çiftlikleri Adana firmalarına üretim yapmaya başladı. Ancak bugün Adana firmaları da Türkiye’deki bütün tavuk sektöründe yaşanan krizlerden dolayı birer birer kapanıyor. Devlet tarafından bu sektör mutlaka desteklenmelidir. Aksi takdirde ihracat yapan bir ülke konumundayken ithal eden ülke haline gelebiliriz. Kırmızı ette yaşanan sıkıntıları bu sektöre de taşımamalıyız. Tavukçuluk sektörünün gelişmesi için üretim yapan firmalara da belirli bir ihracat yüzdesi verilmeli. Aksi halde ihracatçı firmalar destek alınca bu sefer iç piyasaya mal vermeyi kısıyor. Bu konu iyi takip edilmeli.” 


Bu haber 6836 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Yeniden düzenleyin
Yeniden düzenleyin
“2025, yapısal reformların yılı olsun”
“2025, yapısal reformların yılı olsun”