ATHİB'in kumaş tasarım yarışması için bir öneri
Esra ÖZDEN

Esra ÖZDEN

[email protected]

ATHİB'in kumaş tasarım yarışması için bir öneri

19 Kasım 2019 - 11:56

Hilal Aksöz, Türk tekstilinin duayen isimlerinden biri. Pamuktan konfeksiyona kadar tekstilin her alanına hâkim Aksöz, bu sektörün dev yatırımlarında yöneticilik yapmış, yatırımlar kazandırmış, ihracat başarıları sağlamış, marka çıkarmış biri.

Geçen ay Akdeniz Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçı Birliği’nin (ATHİB) 8’inci Dokuma Kumaş Tasarım Yarışması’nın ödül törenini izledim.

Ağırlıklı olarak üniversitelerimizin güzel sanatlar bölümü öğrencilerinin tasarladıkları kumaşlar yarışıyor.


10 finalistin yarıştığı, müzik ve koreografi ile zenginleştirilen ödül gecesini değerli arkadaşım diş hekimi Müjde Doğan’la izledim. Görselliğiyle gece de genç yarışmacıların tasarladığı kumaşlar da göz alıcıydı. Birbirinden güzel kumaşlar arasından en beğendiğimiz ilk 3’ü belirleyip jürinin kararını açıklamasını bekledik.

İlk 3 açıklanınca Müjde ile birbirimize baktık. Bizim birinci olur dediğimiz birinci, ikinci olur dediğimiz ikinci, üçüncü olur dediğimiz de üçüncü oldu.Kumaştan anlıyoruz” diye birbirimize ‘çak bir beşlik’ yaptık. Yanımızda oturan Mehmet Uluğtürkan, “Önemli olan, insanın kumaşından anlayabiliyor musunuz?” diye sorunca ona da ‘haklısın’ dedik.

Sahneye birinci olarak Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Bölümü öğrencisi Sedef Sena Güler çıkınca bu öğrenciyi destekleyen şirketin ‘Arse’ olduğunu öğrenince hiç şaşırmadım doğrusu.

Arse Tekstil’in desteklediği öğrencinin eseri birinci oldu. Dolayısıyla Arse Tekstil’e verilen plaketi de tekstil duayeni baba Hilal Aksöz’ün başarılı kızı Deniz Aksöz Kol aldı.


Deniz Hanım’la birkaç gün sonra yarışmayı ve tekstil sektörünü konuştuk. Yarışmayı farkındalık, sektör temsilcilerinin bir araya gelmesi ve tanıtım açısından önemli bulduklarını söyledi. Yarışma kapsamında her yıl öğrencilere ür-ge birimlerini açtıklarını, iplik başta olmak üzere her türlü ihtiyaçlarını karşıladıklarını, bundan da mutlu olduklarını söyledi.

Kendisine bu yarışmada birinci olan kumaşın Arse Tekstil’de seri olarak üretilip üretilmeyeceğini sorduk. Deniz Hanım, bu tür yarışmalarda finalist olan, derece alan kumaşların seri üretiminin mümkün olamayacağını söyledi. Bu kumaş örneklerinin üretirken fizibil olmayacağını, ayrıca pazar payı alamayacağını detaylarıyla anlattı.

Hiçbir zaman seri üretimi olmayacak kumaşlar için neden yarışma düzenlendiğini sorduk bu kez. Bu yöndeki yarışmaların dikkat çekmek ve kumaş tasarımcılarına esin kaynağı olması bakımından gerekli olduğunu söyledi. Ardından ATHİB’e güzel bir öneride bulundu:

Üniversitelerimiz, güzel sanatlar bölümlerimiz, akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz bu yarışma için sanatlarını ortaya koymaya devam etsinler. Ancak dünya pazarlarında yer bulacak, moda oluşturacak, seri üretimi yapılabilecek kumaşlar için de eşzamanlı yarışma düzenleyelim. Bölgemizdeki tekstil markaları bunun için de yarışsın. Ortaya katma değeri yüksek, verimli, kazançlı, görkemli kumaşlar daha çok çıksın.

Bize çok mantıklı geldi.

ATHİB yöneticileri bu öneriyi değerlendirir mi dersiniz? |

Bu yazı 1818 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar