Sürdürülebilir gelecek için 'kapsayıcılık' ve...
Esra ÖZDEN

Esra ÖZDEN

[email protected]

Sürdürülebilir gelecek için 'kapsayıcılık' ve 'çeşitlilik'

31 Ekim 2022 - 18:08

Bir önceki yazımda ‘Sessiz İstifa’dan bahsetmiştim. Bunun önümüzdeki süreçte etkilerini azaltmak ve verimliliği artırmak için alınacak önlemlerden en önemlisi bana göre ‘kapsayıcılık’ ve ‘çeşitlilik’ kavramının işletme içine sirayet etmesini sağlamak.

Zira kapsayıcılık, pandemi sonrası daha iyi bir yönetişim ve gelecek nesillere sürdürülebilir bir gelecek sağlamak için anahtar kavram. Konuyu birçok açıdan ele alabiliriz; ancak ben daha çok iş yaşamı tarafına odaklandım. Genel anlamda ‘çeşitlilik’ kimlerle çalıştığımıza odaklanıyor ve konuya nicelik üzerinden yaklaşıyor. ‘Kapsayıcılık’ ise konunun “Nasıl?” kısmına odaklanarak çalışanların karar alma süreçlerine dâhil olmalarına ve nasıl hissettiklerine dair pratikleri kapsıyor. Çeşitlilik içeren ve kapsayıcı olan çalışma ortamları aidiyet duygusunu pekiştiriyor. Bu kavramları benimsemiş işletmeler, daha iyi yönetiliyor, daha zengin beceri setlerine sahip oluyor, yaratıcılığı desteklediği için inovasyonu artırıyor. Aynı zamanda müşterilerin ve paydaşların farklı beklentileri konusunda empati duygusunu geliştiriyor. En önemlisi de çalışma ortamında çalışanların onları ayıran özelliklerinden dolayı saygı görmesi ve kendilerine değer verildiğini, işletmenin geleceğinde söz hakkı olduğunu hissetmesi…

Yıllardır özellikle de kurumsal şirketler en önemli kaynağın insan olduğunu fark edip işyerindeki motivasyonu artırmaya yönelik onlarca etkinlik, seminer, teşvik mekanizması geliştiriyor. İşte pandemi gibi kriz ve dönüşüm zamanlarında bu motivasyon şirket çalışanlarını disiplinlerarası bir bakış açısıyla süreçlere daha fazla dâhil edilmesini sağlayabilir.

Özellikle de ‘Y’, ‘Z’ ve sonraki kuşakların çalışma dinamosu, daha özgürlükçü ve cesaretle yaratıcılığı artıran ortamları inşa edebilir. Organizasyonun iş hedefi odaklarında kaymalar olduğunda kapsayıcılık ve çeşitlilik konusunu çalışmış dönüşümcü liderlerle bu süreci yönetmek fayda sağlar, şirketin çevikliğini artırır.

Son dönemde şirketler, stratejilerinin ana eksenine birbirini destekleyen inovasyon, dijital dönüşüm ve kapsayıcılığı aldı. Kapsayıcılığı artırmanın en önemli sonuçlarından biri, inovasyon sürecine daha fazla kişinin dâhil olabilmesidir. Kapsayıcı inovasyon süreci, genellikle tüm organizasyon üyelerinin işbirliğine vurgu yapan bir birlikte yaratma süreci olarak tanımlanır. Ve inovasyon içeren projelere daha fazla kişinin katılımı, başarıyı artırır.

Peki, bu neden böyledir? Birlikte yaratmaya yönelik böyle bir kapsayıcılık, her şeyden önce iletişim konusundaki tutumu, özellikle çalışanlar arasında güven ve kabullenilme duygularını değiştirdiği için inovasyon başarısını artırır. 

AKSARAY ÜNİVERSİTESİ’NDE ARTAN UMUTLARIM

Aksaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden bir davet aldım. Fakültenin ‘Felsefe Toplantıları’ kapsamında ‘VUCA Dünyasında Girişimcilik’ başlıklı sunumumda öğrenci ve öğretim görevlilerinin yenilikçi girişimciliğe olan ilgileri beni mutlu etti. Genç girişimci adaylarına öncelikli önerim, ilgi gösterdikleri alanda önce çalışan olmaları gerektiği tavsiyesi oldu. Girişimcilik serüvenlerinde başarı kadar başarısızlığın da kıymetli olduğunu vurguladığım seminerde, önemli olan bir başka unsurun kararlılık olduğunu ifade ettim. İngilizce “Volatility” (Değişkenlik), “Uncertainty” (Belirsizlik), “Coplexity” (Karmaşıklık) ve “Ambiguity” (Muğlaklık) kelimelerinin baş harflerinin birleştirilmesinden oluşan VUCA kavramını birlikte tahlil etmeye çalıştık.

Belirsizliklerle dolu yeni dünyada VUCA kavramı üzerine çalışmak, VUCA ortamını bertaraf etmek başarının en önemli stratejilerinden biri olacak. Öğrenci ve öğretim görevlilerinin soru ve ilgilerinden umutlandım. Güzel bir gündü. Deneyimlerimi paylaşmaya devam edeceğim.

Bu yazı 747 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar