Etkilenebilecek birkaç yüz delegenin tasarrufundan bahsetmiyorum. Keşke her parti üyesi kendi şehrinde görmek istediği milletvekili adayını ön seçimle belirleyebilse…
Hadi, her şehrin ilk sırasındaki adayı genel başkanlar ya da parti MKYK’ları belirlesin.
Ama geri kalan adayları keşke daha geniş bir halk kesimi belirleyebilse…
Türkiye, Siyasi Partiler Kanunu’nu yakın gelecekte düzenler mi?
Bilmiyorum ama gerekli olduğuna inanıyorum.
Neyse…
Seçim yaklaşıyor. Yine genel başkanların ya da genel merkezin belirlediği isimlerle bir genel seçime gidiyoruz. Sonuçlarının hem Adana’mıza hem ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Adana, TBMM’de 15 milletvekiliyle temsil ediliyor.
14 Mayıs akşamı 10’unun bir önceki dönem isimlerden oluştuğunu göreceğiz.
Zira AKP, CHP, MHP aşağı yukarı aynı isimlerle yola devam kararı aldı.
Genel başkanlar ya da parti yöneticileri mevcut isimlerden memnun ki fazla bir değişikliğe gidilmemiş.
Buna da ‘Neyse’ diyelim.
İçlerinde Adana’da hiç görmediğim, hatta sesini dahi duymadıklarım da var ama mevcut milletvekillerimizin Adana’yı tanıdığını, yaşanan sorunları bildiğini düşünüyorum.
O zaman şimdi yazacaklarım yeni seçilecek milletvekillerimize olsun.
1) Adana’nın özel bir şehir olduğunu unutmayın. Adana, Anadolu’nun herhangi bir şehri değildir. Torosların zirvesi, Akdeniz’in sahili, verimli toprağı, köklü sanayisi, zengin mutfağı ve en önemlisi gözü gönlü tok insan kaynağıyla eşsiz bir şehirdir. O yüzden böylesi bir şehrin milletvekili olduğunuzu lütfen aklınızdan çıkarmayın. Hayalleriniz, hayata geçirmeyi düşündüğünüz projeler bu şehrin büyüklüğüne yakışır olsun.
2) Cumhuriyet’in 100’üncü yılında hava kirliliği, trafik, çarpık yapılaşma gibi temel sorunlarını çözememiş bir Adana var. Bu sorunların çözümünde yerel yönetimle merkezi yönetim arasında köprü kurma zorunluluğunuzu unutmadan daha fazla efor sarf etmeniz gerektiğini unutmayın.
3) Son yıllarda terör mağdurlarına, Suriyelilere zorunlu ev sahipliği yapmak zorunda kalan, sosyoekonomik yapısı altüst olmuş bir şehrin milletvekili olacaksınız. Aldığı vasıfsız göçle işsizlikten eğitime, sağlıktan altyapı eksikliğine majör sorunlu şehir, rutin milletvekilliğiyle toparlanabilmesi mümkün değil. O yüzden meclisin en fazla efor sarf eden milletvekilleri arasına girmeyi şimdiden kabul etmeniz gerekiyor.
4) Dünyanın en verimli topraklarına sahip olduğu halde sulanabilir arazilerinin henüz yarısını suyla buluşturan bir Adana var. Ova hâlâ açık, bozulmuş, su kayıplarının yaşandığı kanallarla ‘ilkel’ olarak sulanıyor. Tarımsal sulamada mevcudu rehabilite edecek suyla buluşturulamayan yerleri kapalı sistem sulamayla buluşturacak projeleri hayata geçirmeyi bekleyen bir Adana var. Bu konuyu sadece Adana’nın değil, Türkiye’nin tarımsal potansiyelini geliştirecek hamle olarak değerlendirecek, bu yöndeki projelere adeta söke söke kaynak alabilecek vekil olmanız gerekiyor.
5) Sanayisinde düşük katma değer ve az marka çıkarma sorunu yaşayan bir Adana var. Vizyoner projelerle iş dünyasının yanında olacak milletvekilleri şart. Şehrin sanayisini savunma, otomotiv, uzay, teknik tekstil gibi sektörlerle buluşturacak, üniversitelerle işbirliğine zemin hazırlayacak projeler üreten milletvekili olacaksınız. Türkiye’nin en inovatif girişimcilerinin, unicorn’larının Adana’dan çıkması için iklim hazırlayan olmak için çaba sarf edeceksiniz.
Bunların hangisi zor?
Hangisi yapılamaz değil?
Bu şehri, bu şehrin insanını sevmek, bir de samimi olmak yeter.
YORUMLAR