'Sonsuz oyun'un kazananı olunabilir mi?
Esra ÖZDEN

Esra ÖZDEN

[email protected]

'Sonsuz oyun'un kazananı olunabilir mi?

23 Kasım 2024 - 13:06 - Güncelleme: 23 Kasım 2024 - 13:20

2 Blackdot Danışmanlık, son dönemde Adana’da ağırladığı isimlerle iş dünyasına farklı pencereler açmaya devam ediyor. ‘Çukurova Finans Buluşmaları’ başlıklı etkinliğinde Ekonomist Bankacı Ömer Rıfat Gencal’ı dinledik.

Gencal, sunumuna ‘Oyun Teorisi’ ile başladı. Oyunu ikiye ayırdı. İlki ‘sonlu oyun’du. Sonlu oyunda oyuncular, kurallar, kazanan, kaybeden bellidir. Bir de ‘sonsuz oyun’ vardır ki oyuncuları, gireni-çıkanı, kuralları, kazananı-kaybedeni belli olmaz.

Gencal’a göre ekonomimiz ‘sonsuz oyun’ gibi. Bunun tek kelimeyle anlatımı da ‘belirsizlik’.

Yüksek faiz, yüksek enflasyonun yaşandığı bir ekonomimiz karşısında dünya ekonomisinde de benzer bir tablo yaşanıyor. ABD’den Japonya’ya enflasyonlu bir dünya belirsizliğe doğru gidiyor. Çin, ekonomide yaşadığı problemleri teşvik ve faiz indirimleriyle üzerini örtmeye çalışıyor. Hindistan ve İngiltere ekonomisindeki büyüme beklendiği kadar değil. Yeni ABD Başkanı Trump’ın hangi kararlar alacağı, Ukrayna-Rusya savaşının nereye evrileceği gibi belirsizliği pekiştiren konular da dünyanın gündeminde duruyor.

Belirsizlik ortamlarının en doğru yaklaşımı verimliği artırmaktan geçer. Para piyasalarında yaşananlar önemlidir, dikkatle takip edilmelidir ama belirsizlikte atılan verimlilik artışı adımları, inovasyon, yüksek katma değere yöneliş, teknoloji ve insan kaynağını geliştirme çabaları daha önemlidir. Bu çerçevede atılması gereken en akılcı ilk adımlar teknoloji ve beşeri sermayeyi güçlendirmektir. Yanı sıra iyi bir yönetişimle iyileştirme çabalarını kalıcı hale getirmek en doğru olanıdır.

Gencal, sunumunda ‘sonsuz oyun’ içerisinde olan ekonomide şirketlerin ne yapması gerektiğiyle ilgili önerilerinde ‘Nakit akışı’na dikkat çekti ve buna her zamankinden daha fazla dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Şirketlere ‘Finansal Risk Komitesi’ kurarak gelişmeleri tartışarak, ortak akılla değerlendirerek karar alınmasının yararlı olacağını kaydetti.

Yararlı bir sunum dinlediğimizi düşünüyorum.

 

 

Bu sergi Adanalı’nın sanata verdiği değerin göstergesi

Mücevherde Türkiye’nin uluslararası başarılara imza atmış markası Urart’ın Adana Divan Otel’deki sergisine değerli dostlarım, can arkadaşlarım Dr. Serap Çuhadaroğlu ve Emine Pehlivan’la birlikte katıldık.

Urart, New York Metropolitan Müzesi, Londra Kraliyet Akademisi, Ağa Khan gibi müzelere, Paris Grand Palais’te yapılan ‘Bizans'tan İstanbul'a: İki Kıtanın Limanı’ sergisine özel ürün tasarlayan, Türkiye’nin yüz akı bir marka. Böylesi bir markanın tasarım ve ürünlerini Adana’da sergileme kararı almış olması kentimizde seçkin bir kesimin sanata ve sanatçıya verdiği değerin bir göstergesi olarak değerlendiriyorum. Bu nedenle Urart Genel Müdürü İhsan Bosum ve Urart Tasarım Şefi Filiz Vural Aran’a teşekkür ediyorum.

Divan Otel’de gerçekleştirilen serginin konukları arasında Ayça Bilici ve iç mimar Gökçe Karataş Çağlar ile birlikte çok sayıda seçkin konuklar vardı. Objeler göz alıcıydı. Mücevherler eşsizdi. Adana’nın zenginliğinin ifadesi olan bu yöndeki etkinlik ve sergilerin daha kapsamlısını ve yenilerini bekliyoruz.

 

Bu yazı 150 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar